Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’de kadınların iş gücüne katılım oranının yüzde 66 olan OECD ortalamasına çıkması halinde milli gelirin yüzde 20 artacağını belirterek, “Yüzde 20 daha büyük ekonomi şu demek: İlave 210 milyar dolar gayrisafi yurt içi hasıla demek. Dolayısıyla kadınların iş gücüne ve iş hayatına katılımını teşvik edecek her türlü adımın arkasındayız.” dedi.
Bakan Şimşek, bu yıl üçüncüsü düzenlenen Halkbank Üreten Kadınlar Yarışması’nın İstanbul’da gerçekleştirilen ödül töreninde yaptığı konuşmada, ödül alan kadınları tebrik etti.
Kadınların ekonomiye katılımının önemine işaret eden Şimşek, “Türkiye ekonomisinin potansiyelini gerçekleştirmesinin tek yolu kadınlarımızın çok daha aktif bir şekilde hem iş hayatında girişimci olarak hem de çalışan olarak bulunmalarına bağlı.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın törene gönderdiği mesajında bahsettiği kadınların iş hayatına katılımının son 20 yıldaki artışına değinen Şimşek, bu oranın yüzde 20’lerden yüzde 36’ya çıkmasının çok değerli ve anlamlı olduğunu ancak yeterli olmadığını söyledi.
Şimşek, OECD ülkelerinde kadınların iş gücüne katılım oranının ortalama yüzde 66 olduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geçen bir çalışmaya baktık. Eğer Türkiye’de kadınların iş gücüne katılım oranı OECD ortalamalarına ulaşırsa, yani yüzde 66’ya çıkarsa, Türkiye’nin milli geliri yüzde 20 daha yüksek olur. Geçen sene Türkiye’nin milli geliri 1,1 trilyon doları aştı. Dolayısıyla yüzde 20 daha büyük ekonomi şu demek: İlave 210 milyar dolar gayrisafi yurt içi hasıla demek. Dolayısıyla kadınların iş gücüne ve iş hayatına katılımını teşvik edecek her türlü adımın arkasındayız. O nedenle Halkbank Genel Müdürümüzü (Osman Arslan), onun nezdinde bütün Halkbank ailesini tebrik ediyorum.”
“Türkiye kadınların iş gücüne katılım oranının yüzde 70’lere ulaştığı dönemi görecek”
Bakan Şimşek, burada en önemli ve belirleyici konunun eğitim seviyesi olduğunu, yaptıkları analize göre yüksek öğretim mezunu kadınlar arasında iş gücüne katılım oranının yüzde 70’lere yükseldiğini, OECD ortalaması olan yüzde 66’yı geçtiğini söyledi.
Şimşek, “Dolayısıyla eğitime erişim, onun önceliklendirilmesi zaten hükümetimizin gerçekten çok önemsediği bir konu. Önümüzdeki dönemde inşallah Türkiye, kadının iş gücüne katılım oranının yüzde 70’lere ulaştığı dönemi görecek ve onların sayesinde Türkiye’nin ekonomisi çok daha güçlü, çok daha büyük olacak ve Türkiye potansiyelini gerçekleştirmiş olacak.” şeklinde konuştu.
Bu noktada bir miktar pozitif ayrımcılık gerektiğini dile getiren Şimşek, şu açıklamalarda bulundu:
“Nitekim kamu bankalarımız, KOSGEB ve TÜBİTAK gibi birçok kuruluşumuz kadın girişimcilerimizin yanında. KOSGEB yeni kadın girişimcilere 200 bin lira, mevcut kadın girişimcilere de 300 bin lira sübvansiyonlu kredi sunuyor. Halkbank az önce zaten çok kapsamlı programından bahsetti. Yani düşünebiliyor musunuz? 220 bin kadın girişimcimize yaklaşık neredeyse 60 milyar liraya yakın bir kredi imkanı sunmuş. Bu çok önemli gerçekten. Çünkü Halkbank bu konuda çok öncü. Belki daha fazla da yapmak gerekiyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı olarak bankamızın ilave bir desteğe ihtiyacı olursa memnuniyetle destekleriz.”
“Kadınlarımızın iş ve çalışma hayatında bulunmalarını destekliyor, teşvik ediyoruz”
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, kadınları iş gücüne katılımını teşvik etmek gerektiğini belirterek, kadın istihdam eden işletmelere 24-54 ay arasında SGK prim desteği sunduklarını söyledi.
Kadınların iş ve çalışma hayatına daha güçlü bir şekilde katılması için kreş ve gündüz bakım evi hizmetinin çok önemli olduğunu dile getiren Şimşek, “Eğer bir işveren kendi çalışanlarına kreş hizmeti sunarsa oradan elde ettiği geliri vergiden düşürme imkanı sağlıyoruz. Dolayısıyla gerçekten burada gerek Kredi Garanti Fonu’ndan destek gerekse diğer birtakım teşviklerle inşallah biz kadınlarımızın çok daha güçlü bir şekilde iş ve çalışma hayatında bulunmalarını destekliyoruz, teşvik ediyoruz.” diye konuştu.
Şimşek, kadınların finansal okuryazarlığının da çok önemli olduğunu kaydederek, bu konuda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) 800 bin kadına finansal okuryazarlık eğitimi başlatmak üzere çalışma başlattığını, bu girişimi çok değerli bulduğunu anlattı.
Bakan Şimşek, finansal okuryazarlığı artan kadınların iş gücüne katılımının da artacağını ifade etti.
“Kadınlar iş hayatında daha çok rol alırlarsa küresel eşitsizliklerin azalmasına katkıda bulunurlar”
Bakan Şimşek, Halkbank’a bu alandaki destekleri nedeniyle teşekkür ederek, kadınların iş gücüne katımına yönelik teşviklerin öneminden bahsetti.
Geçen hafta Brezilya’nın Sao Paulo kentinde düzenlenen G20 Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları toplantısına katıldığını anımsatan Şimşek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Ana konulardan bir tanesi küresel eşitsizliklerdi. Maalesef içinde yaşadığımız dünyada hem ülkeler içerisinde hem ülkeler arasında ciddi eşitsizlikler var. Şöyle bir rakam vereyim ben size; Dünyanın en zengin yüzde 10’u dünya servetinin yüzde 76’sına, küresel gelirin yüzde 52’sine sahip. Bir diğer boyutuyla bakalım; Küresel emisyonun da yüzde 48’inden sorumlu. Ama en alttaki, yani en yoksul yüzde 50’si, ise dünya servetinin sadece yüzde 2’sine, gelirin sadece yüzde 8’ine sahip. Emisyonun da yüzde 12’sine tekabül ediyor. Bunu niye söylüyorum? Kadınlar iş hayatında daha çok rol alırlarsa hem barışa vesile olurlar hem bu eşitsizliklerin azalmasına çok büyük katkıda bulunurlar. Onun için kadınların çok daha güçlü bir şekilde ekonomimize katkı vermesi sadece Türkiye açısından değil aslında dünyada daha adil bir sistem ve barış açısından da çok değerli.”