Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, teknolojiye yapılan yatırımlarla güçlü bir ekosistem inşa edildiğinin altını çizerek, “2002’de 1,2 milyar dolar olan AR-GE harcamalarımızı yaklaşık 10 kat artırarak ülkemizin bilimsel ve teknolojik kapasitesini güçlendirdik.” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, İstanbul’da Kordsa Sürdürülebilir İleri Malzemeler Laboratuvarı Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, Türk sanayisinin global markalarından Kordsa’nın açılışı gerçekleştirilen öncül araştırma laboratuvarı ile Türkiye’nin teknoloji ekosisteminin büyümesine büyük katkı sunacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde son 22 yılda, bilim ve teknolojiye yapılan yatırımlarla güçlü bir ekosistem inşa edildiğinin altını çizen Kacır, şunları belirtti:
“1600’den fazla AR-GE ve tasarım merkezi, 208 üniversite ile 272 binden fazla AR-GE personellerimizle kurduğumuz 101 teknoparkta yer alan 10 binden fazla tekno-girişimcimiz ile ülkemizin teknoloji ve yenilikçilik alanında küresel düzeyde rekabet edebilir bir konuma gelmesini sağladık. 2002’de 1,2 milyar dolar olan AR-GE harcamalarımızı yaklaşık 10 kat artırarak ülkemizin bilimsel ve teknolojik kapasitesini güçlendirdik. Yatırım teşvik sistemimizde katma değeri ve yüksek teknoloji üretimini önceledik.”
Son 5 yılda düzenlenen teşvik belgelerinin yüzde 44’ünü orta yüksek ve yüksek teknolojili yatırımlarının oluşturduğunu aktaran Kacır, “Yine aynı dönemde, yüzde 66 artış gösteren yüksek teknoloji üretimimiz; araştırma altyapılarımızın gücü, girişimcilik ekosistemimiz ve sanayicilerimizin nitelikli yatırımlarıyla gerçekleşti. Bu sayede son 2 yıldır ihracat rekorları kırmamız, elbette şans eseri değil. Sadece 4 yıl içerisinde milyar dolar değerlemeyi geçen Turcorn sayımızın 7’yi bulması bir tesadüf değil.” diye konuştu.
Kacır, “Öncül AR-GE Laboratuvarları Destekleme Programı”nın bir fikrin nitelikli ürüne dönüşmesinde önemli bir yere sahip olduğunun altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu laboratuvarlarda, bilim insanlarımız teknolojik gelişmelerin girdisi olan temel araştırmaları gerçekleştiriyor. Ülkemizi yenilikçi teknoloji alanlarında küresel çekim merkezine dönüştürüyoruz. Destek programımızda da katmanlı imalattan mobiliteye çığır açıcı teknolojilere odaklandık. Kendi alanında yetkin ulusal ve uluslararası kuruluşların bilimsel çalışmalarına, rekabetçi ürünler geliştirmesi için AR-GE laboratuvarları tesis etmesine olanak sağladık. Bu laboratuvarları gelecekte yüksek teknolojili ürünler ortaya koymaları için bilimsel araştırmalara yönlendiriyoruz.
Teknoloji hazırlık seviyesinin ilk basamaklarına yaptığımız bu yatırımlar ile gelecekte ticarileştirilebilir yüksek katma değerli ürünlerin tohumlarını atıyoruz. General Elektrik, AVL, Ericsson, Turkcell, BTS Grup, TUSAŞ, ASELSAN ve Arçelik de bu programa katılan diğer firmalarımız oldu. Firmalarımız, kurdukları merkezlerde; katmanlı imalat, mobilite, 5G ve 6G, yapay zeka ve aviyonik siber güvenlik alanlarında yenilikçi projelere imza atıyor. Bu çalışmalar için 150 milyon TL kaynak ayırdık. Bundan sonraki hedefimiz; otonom araçlar, yeni nesil haberleşme teknolojileri, simülasyon ve modelleme, dijital ikiz ve hidrojen depolama alanlarında üstün nitelikli laboratuvar altyapıları kurmak olacak. Bu sayede alanında uzman sanayi kuruluşlarımızın ve firmalarımızın temel AR-GE çalışmalarında öncü olmasını hedefliyoruz.”
Kordsa ile birlikte hayata geçirdikleri laboratuvar ile odak alanlarının kompozit ve ileri malzeme teknolojileri olduğuna vurgu yapan Kacır, “Havacılık, uzay sanayi, mobilite, inşaat, teknik tekstil gibi stratejik sektörleri yatay olarak kesen sürdürülebilir ileri malzeme alanındaki teknolojilerde, kabiliyet geliştirmek için bu yatırımı gerçekleştiriyoruz. Bu alanda, oluşturulan katma değer ve teknoloji, diğer sektörlere çarpan etkisi ile pozitif katkı sağlıyor.” dedi.
Kacır, bu stratejik alana TÜBİTAK aracılığıyla son 21 yılda, 1389 projeye 2 milyar 350 milyon lira kaynak ayırdıklarına dikkati çekerek, “AB Çerçeve Programlarında, 42 projede yer alan Türk araştırmacılarımız ve inovatif firmalarımız, 30 milyon avroya yakın fonu ülkemize kazandırdılar. Bakanlık olarak, kompozit ve ileri malzemeler alanındaki ulusal ve uluslararası projelerimizin yanı sıra altyapılarımızı da kuvvetlendiriyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Kordsa’nın 41 farklı AR-GE ve teknoloji odaklı projesine TÜBİTAK’la 85 milyon fon sağladık”
Kordsa’nın AR-GE alanındaki çalışmalarını ticarileştirilebilir ürüne çok hızlı dönüştürebilme becerisine sahip tecrübeli bir firma olduğunu belirten Kacır, “Teknoloji ve araştırmaya yatırım yaparak, kauçuk bez imalatçısından ileri malzeme üreten bir şirkete dönüştü. Müşteri taleplerini gözeten ve kendi ayakları üzerinde durabilen merkezler oluşturma konusunda gayet başarılı. Ufuk Avrupa Programlarından Hamle Programına kadar proje üretmek için çalışıyorlar. Biz de bakanlık ve bağlı kuruluşlarımızla birlikte her zaman alın ve akıl teri döken firmalarımızın yanında yer aldık. Bugüne kadar Kordsa’nın 41 farklı AR-GE ve teknoloji odaklı projesine TÜBİTAK’la 85 milyon lira fon sağladık. Teknik tekstil alanında kurdukları 2 AR-GE merkezine 450 milyon TL destek verdik. Açılışını yaptığımız Sürdürülebilir İleri Malzemeler Araştırma Laboratuvarı’nda; geri dönüşüm teknolojilerinden biyo-bazlı kimyasallara, sürdürülebilir kompozit materyallerden yapı malzemelerine kadar geniş bir yelpazede sanayimize yeni nesil inovatif çözümler geliştirilecek. Özellikle sürdürülebilir mobilite alanında lastikte akıllı sensör teknolojileri çalışmalarını yakından takip edeceğiz.” açıklamasında bulundu.
Bakan Kacır, çevreci mobilite ile yeşil çözümlerin, dijital teknolojilerin evrim geçirdiği bir çağda, otomotivin alt bileşenlerinin de bu paradigma değişikliğine adapte olduğuna işaret ederek, “Sensor teknolojileri ile akıllı araçların bağlantısallığı artıyor. Lastikler de dijitalleşiyor. Bu yönüyle laboratuvarın otomotiv sanayimize de hizmet vereceğini düşünüyorum. Sıfır emisyon hedefimizde öncü ve çığır açıcı teknolojilerle ilerlemek için ürettiğimiz milli gururumuz TOGG’un, tüm bileşenleri ile dijital entegrasyonu için de önemli bir Ar-Ge çıktısı sağlanacak. Bizler; her yatırımı, her projeyi ve her destek programını uçtan uca tasarlayarak birbirlerine entegre bir şekilde çıktı üretmesini teşvik ediyoruz. Ülkemizin beşeri potansiyeline güvenen ‘Milli Teknoloji Hamlesi’ ile uzay alanından savunma sanayine, uçan mobiliteden iletişim teknolojilerine, güneş panellerinden rüzgar tribünlerine kadar geniş bir spektrumda lider milli teknoloji girişimlerini hedefliyoruz. Özel sektörümüzü de bu lider teknolojilerde stratejik yatırımlara davet ediyoruz. Bu hedefi daha önce TOGG ile başardık.” değerlendirmesinde bulundu.
Kacır, açılış törenin ardından laboratuvarda incelemelerde bulundu ve çalışanlarla sohbet etti.